Seyahat etmek, hemen hepimiz için heyecan verici bir aktivitedir; özellikle de yurtdışına, daha önce hiç karşılaşmadığımız bir kültürle tanışmaya gidiyorsak. Tanıdık olmadığımız insanlar, mekanlar ve kültürler, insanoğlu için her zaman cezbedici ve gizemli olmuştur. Farklı ülkelerde yeterince seyahat ettikten sonra bu farklı kültürlere yer etmiş ilginç tabularla karşılaşmanız olası. Çoğu zaman bir yabancı olduğunuz için bu konularda dikkatsiz davranmanız gözardı edilebilir. Bazı tabular ise, yabancı olsanız da olmasanız da, size ciddi bir sosyal ya da idari cezayla karşı karşıya bırakabilir. Dünyanın en ilginç tabuları listesini seyahat ederken dikkat etmeniz gereken durumları hatırlatmak amacıyla hazırladım.
Kültürel farklılıklardan dolayı bazı endişeleriniz varsa, sizler için hazırladığım bu 7 maddeye göz atabilirsiniz. Panik yapmayın ve seyahatin tadını çıkarın. İşte seyahate çıkmadan önce birçok gezginin karşılaştığı dünyanın en ilginç tabuları.
Yemek Çubukları ile Tanışın
Bulunduğunuz şehirde daha önce hiçbir Uzak Doğu restoranına gitmediyseniz, yemek çubukları ile bugüne kadar tanışmamış olabilirsiniz. Seyahat rotanız bir Uzak Doğu ülkesini gösteriyorsa, bu çubukları kullanmaktan korkmayın. Göründüğü kadar zor değil. Ama oraya gittiğinizde de bu çubukları kullanırken dikkat etmeniz gereken bazı noktalar var. Örneğin yemeğiniz bittiğinde çubukları kasenin içine bırakmak yerine yana koymalı ya da tabağın üzerine yatay bir şekilde bırakmalısınız. Uzak Doğu’da, çubukların yemeğin üzerine bırakılmasının kötü şans getirdiğine dair bir inanış var.
Kiliseyi Ziyaret Etmek
Bir kültürü tanımak için, orada yapılan mimari eserler ve dini figürleri de görmek gerekiyor. Eğer kültürel amaçlı bir yurtdışı tatili yapacaksanız, gideceğiniz şehrin belli başlı kiliselerini de ziyaret etmenizi öneririm. Tabi, tıpkı camiye girerken alışık olduğumuz bazı kurallar olduğu gibi, kiliseye girerken de dikkat edilmesi gereken noktalar olduğunu unutmayın. Örneğin kadınlar için dekolte bir kıyafetle kiliseye girilmesi hoş karşılanmaz; çünkü orası Tanrı’nın evidir. Onun dışında erkeklerin de şort, kapri gibi kıyafetlerden ve kiliseye girerken şapka, berenizi çıkarmaya özen gösterin.
Çiçekleri Sayarak Hediye Edin
Bu madde özellikle Ukrayna‘ya seyahat edecekleri ilgilendiriyor. Çünkü orada, bir akşam yemeğine ya da bir yere davet edildiğinde karşı tarafa küçük bir hediye ya da çiçek götürmek oldukça yaygın bir adet. Sakın konunun bu kadar basit olduğunu düşünmeyin. Taşıdığınız buketteki çiçeklerin 3,5,11 gibi tek sayıda olmasına dikkat etmelisiniz çünkü çift sayıda çiçeklerin bulunduğu buketler sadece cenazelerde kullanılıyor. Bir hostese, doğum günü kutlamasına veya özel bir gün için çiçek almanız gerekirse sakın sarı çiçekleri veya paskalya zambağını seçmeyin. Tahmin edeceğiniz gibi bunlar da cenazelerde kullanılıyor.
Tuza Dikkat
Mısır’a seyahat edecekseniz, yemeğe tuz ilave etmekten kaçının. Çünkü bu hareket, yemeği beğenmediğiniz anlamına gelir ki bu da şefe hakaret olarak algılanır. Mısırda yemekler oldukça hafif, sarımsak, soğan ve çeşitli baharatlarla zenginleştirilmiş olarak hazırlanır. Leziz yemeklerin tadını tuzla mundar etmeyin.
Barış İşareti
İngiltere, İrlanda, Avustralya, Yeni Zelanda gibi ülkelere seyahat edecekseniz bilmeniz gereken bir şey var. İşaret ve orta parmaklar ile yapılan barış işareti (V işareti) yaparken dikkatli olmalısınız. Bunu bir Beetlas hayranına yapabilirsiniz ancak bir başkasına yaparken elinizin sizden uzakta olmasına dikkat edin. Elinizin arkasını yüz hizanızda tutarak birine göstermeniz hakaret olarak algılanabilir.
Kraliyet Ailesine Hakaret Etmeyin
Eğer yolculuğunuzu Tayland’a yapacaksanız bu maddeye mutlaka dikkat etmelisiniz. Çünkü başka bir ülkeye giderken o ülkenin liderlerine hakaret etmemeniz gerekir, ancak bu durum tam 100 yıldır Tayland’da ciddi bir suçtur ve 15 yıl hapis cezasıyla karşılaşabilirsiniz. Yasalar olsa da olmasa da siz seyahat ederken kimseye hakaret etmemeye özen gösterin.
“Şerefe” Demeden Önce Düşünün
Avrupa’ya yapacağınız bir sonraki ziyaretinizde yolunuz Macaristan’a düşerse aklınızdan çıkarmamanız gereken bir kural var; herhangi bir barda “Şerefe” diye bağırmamak. 150 yıl önce bir kısım Avusturyalı 13 Macar’ı öldürdükten sonra bunun “şerefine” kadehlerini tokuşturmuş. O gün bu gündür Macarlar kadeh tokuştururken şerefe demekten çekinirler. Macarca nasıl “şerefe” deneceğini hatırlamak da çok zor zaten, kolaylık sağlayan bir tabu
