Afrika Açıkları Yelken ile Atlantik Okyanusu

Seyyahın Seyir Defteri

24 Aralık 2012, 04:05

Cebelitarık boğazını geçtikten sonra Atlantik Okyanusu ile buluştuk ve Dünya’nın sonu olduğu söylenen tarihte okyanusa açılarak hayalimi gerçekleştirmeye başladım. Bir kaç gündür oldukça sakin bir deniz ve rüzgarla Afrika açıkları tarafında yelkene devam ettik. Çoğunlukla motor ile ilerliyor olsak da fırsatını bulduğumuz an açıyoruz yelkenleri. Öğleden sonra Buket UZUNER’in Su kitabını ne yapıp edip bitirdim. Zayıf kurgusuna rağmen ilgi uyandıran bir hikayesi var. Satır aralarında bol miktarda araştırılması gereken, bilinmesi gereken, özellikle öz kültürümüze ait çok güzel bilgiler barındırıyor. Bunların çoğunluğunu biliyor olmak kitabın yaratması gereken heyecanı düşürdü belki de. Alın okuyun derim, kafanızda ışık yakacağına, öz kültürümüze ait düşüncelere sevk edeceğine eminim.

Buket Uzuner Su | Afrika açıklarında
Buket Uzuner Su | Afrika Açıkları Atlantik Okyanusu

Atlantik Okyanusu – Afrika Açıkları

Kitabı bitirdikten sonra konunun bütününe uygun olarak rüyaya yattım. Ne tatlı, ne güzel bir uykuydu da bir de hatırlasam ne gördüğümü!
Akşamüstüne kadar bir güzel uyumuşum. Uyandığımda herkesi birşeylerle ilgilenir buldum. Sandrine World of Goo oynuyor, Philip ise akşam yemeği için hazırlık yapıyor. Bir gün önceki gergin ve tatsız hava yerini keyifli ve uyumlu bir hale bırakmış.
Güneye indikçe hava hissedilir biçimde ısınmakta. Artık geceleri de t-shirt ile oturabiliyoruz. Kamaranın penceresi tüm gün açık duruyor. Kış denen gariplikten kurtulduğumuza çok seviniyorum.

Aralık'ta Tshirt ile keyif
Aralık’ta Tshirt ile keyif

Philip yemek hazırlığı yaparken ona yardımcı oluyorum. Menüde Amerika usulü hazırlanmış tatlı soslu domuz biftek var. Biftekte bir gariplik yok, kişi başı kocaman bir parça fakat sos bana pek yabancı görünüyor. Philip’in kesmem için uzattığı soğan, sarımsak ve elma üçlüsü bende garip bir his uyandırdı. Daha sonra bunları tavada bir araya koyup birkaç baharat eşliğinde karıştırması ve ardından biftek ile bir araya getirmesi garip görünse de tadı pek güzeldi. Elma ve soğanın birarada böylesine güzel durması gerçekten ilginç.
Havanın toparlaması Sandrine ve benim iç organlarımızın yerli yerinde sakince durması herkesin neşeli bir gün geçirmesine sebep oldu.
Gece nöbetime kalktığımda Philip rüzgarı fırsat bilerek büyük ön yelkeni açmış, 8 knot hızla yol alıyorduk. Nöbeti devralmaya geldiğimde gururla bana ekrandan hızı gösterdi. Yaklaşık 65 dereceden gelen 13-15 knot rüzgar ile bu hızda gitmek uçmak gibiydi.

Atlantik Okyanusu Yelken Yolculuğu
Gece yelkenler açık yolculuk

Nöbetimin bitmesine yarım saat kala rüzgar yön değiştirmiş, şiddetini azaltmıştı. kaptanı uyandırıp yelkeni toparlamak gerektiğini söyledim. Birlikte yelkenleri iyice gerdik. Düşen rüzgardan biraz daha faydalanmak için 3. yelkeni de açtık. 50 dereceden gelen 11-12 knot rüzgara rağmen 7,5-8 knot ile ilerlemek oldukça keyifli. Rüzgarın karadan (Afrika’dan) geliyor oluşu dalgaların yüksek olmasına engel oluyordu. Böylece hızlı ve yumuşak bir seyir halinde yola devam ettik.
Öğlene doğru Kanarya Adaları ile ilk karşılaşmayı planlıyoruz.

CEVAP VER

Yorumunuz
Adınız

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.